21.4.10

Şöyle Bir Düşmek

Böyle bir diş beni kırdı
Bilmezsin diyeceğim her şeyin karesi
Her söylediklerimle bahis masum
Susun üzüntülü şeyler saati
Birlikte gülüp şarkı seçelim
Şu an vs neysi, aman
Umrumda filan değil gibi
Sadece kovuğunu doldurmayan

Böyle bir duş beni kirdi
Kafam uzay dünyaların çeperi
Kimden sestiysem yalın kafa kuştum
Fakat sözü aleni suçlar meselesi
Kaçağı içim dışımın faturasız
Ya da tersi kipler vs bilgisi saman
Küstüm burdan geçen belirsiz zamir
İncir hikaye şu fasıl bildiğin

Böyle bir düş beni kördü
Hesaplar hatalarını gelince dün
Bu sensin işaretinin sebebi
Ne kadar serbest bırakabilir parmaklarımız bizi
Yağmur sırtımın aklına ziyan
Önce sonra vs şeysi zaman
Islak diyorum fırsat bulmuşken
Sen ne güzel günsün uç uç böceğim

Nihan AYDIN ...*

Geçmiş Zaman Olur

Tek bir zamanın şimdisi
Mercek canlısından belirsiz
Onlar vaadinde çok sevilmiş
Aşkın uğraşılmış vaktinde filmi
Tanımsız tutuklu büyüteçlerde

Gözü eski bayramın çelişkisi
Medeniyet kurmadıkça tanıksız
Burukluk tahsis edilmiş tesis
Koşun öylece zannında öğretisi
Ey affedin çabalanabilirim
Aşklar da böyle mi hiçleşsin
İşi üzümlerin hüzünlerin olsun
Sana öylece susabilirim
Hey güzellik suçları işlerde

Sonra yolsun testi dolsun yürek
Raslantının resme kötüsü
Ardından bir resme daha ve bir kaç resme
Resmen burulmak işte seste
Mi dene, ne bilir umursuzluk
İnatla çoğuluz ben vardım
Safları belirleyip kucaklaşın
İçinde kimler dışında cam
Başkalaşım aşklaşın
Ve de, ne bilirse de

Affedersinizleriniz böyle mi geçsin
Unutmak duvarların boya tercihi
Sonra dedim on, sonra yirmi sene
Seçsin minimal zaten biten
Ah şu bazen.., bilmem ki neden

Nihan AYDIN ...*

Zamanla Yazılanlar

Bugün gündü noktalı
Vakitsiz..
Biten hiç, yazık.

...
Zehirle kazılan sözler
Bunlar gitlerimiz
Çiçekten çöl kokusu buram
Başlayıp bitirmediğimiz
Neyse öncesinden gelecek
Haylaz yaşamayanlar kadar
Kelebek tarih gözlü uçak
Vuracak depremleri içerinin
İncecik her zarları çeyrek
Susacağız sorunsuz
Ve gerek düştü bitmeksiz
Bunlar gelmediklerimiz
Kadife bir kutuda bize sunulan

Nefesle yakılan güçler
Uyumsuz oynak zamanım
Bırakın dolsun akan
Bana kalan ramak ve ateş

İsmini bilmem öyle bir andın
Siyah beyaz kuşaktan kalan
Onlar hissetmediler
Şimdi ki kaçların artığıdır
Gelen, hep geçen

Bırakın bozulsun sakinlik
Geceyi açın söylesin
Bana sizimden kayıp
Evveli desem yoksun
Tozdan nesne dansetsin

Zamanla yazılan bizler
Dünün sayısı yok
Bitirip başlamadığımız
Şarkıdan bulaşsam mikrop kadar
Kadar varolmamış çayırlar
Solunum sözel rüyada bayat
Takvim kovalarken yine kavşak
Nedesiz kanatları sevmek...

Bu bize yarım kala sadece bir siz.


Nihan AYDIN ... *

Ben Biraz Böyle

Ben biraz böyle.
Gözlerimi çıkartıp dündüm.
Üzgünsem şimdi söyle
Ama söylediğin bu değil öyle.
Söylem' e
Şimdi tüm olamamış bir günüm
Ben o kelimeyi kullanmayacağım
Bana ihtiyacım yok bırakın

Ben biraz içer böyle güllerim.
Öyle gülerim bir şiir okur.

Dişlerimi köreltip başka pınar döküyorum gözlere
Bildiğin gibi bu böyle
En karanlık ve en ıssız köşesindeyim ömrün
Bunun böyle saçma bir gerçek olması...
Kısaltmıyor parmaklarımı şöyle
Söyle!
Bileyim,
O aynayı bir kez
Gideyim.

Görsen
görsen görsen
görsel bir heceyim.

Ben bugün bir ben gördüm
Bu benziyordu bir bana
Şimdi susarım söylemediklerim kalır sana

27.12.2009 / Nihan AYDIN ...*