22.10.11

muğlak

Cesaret eski bir kimya seni bedeninden çeken duvar yoksun
Bizans da aynı eski şarkı söyler, güneş şeyler ve tarçın
Meydanlar sallanan, dönüp oturan saatlerin ve şatoların
Gümüş izler aklımın fransasında gezip kaldığın tek kaldırım
Islak
Sonra savaşlar, aşklar ve kangren ayyaşlar nesnesi olduğumuz çıngıraklı yokuşlar
Kıvrılıp seçen kalbimde sonra çok gemi çok uçak çok iletişim ezberi
Senden bahseden seni geçen ve tavaf eden seni deli ama değil
Yollar, asfalt, kimsenin herkesi yollar tükenmez
Gözaltı parlayan direklerin mümkünsüzlüğe masalı ayırtılmış neşesi telaşesi
Durmaksızın akan tekerlekler ve camlardan kaçan siluetler şehri
Saydam konuşan flu ayna, aynada ben aynada sen aynısı ten aynısı tin bekleyen
Ve dışarda geçen film izi şeritler
Aklımın bin bir gecesinde söylenceler uyduran ipekler uçuşan zerreler
Kanımda tarifi mümkün miligramı geçkin doğu afrika suçlusu gözlerin
Sonra gözlerimin önünde dökülen kumaşların şehir kadife bir pelerin
Nabzın çanları vaktidir ürperen yorgun uslanmaz zihnin
Hayallerimin geçmişi bir masalın ucundan kavrayarak dansediyor şimdi seni
Giyotinde parlayan ölmüş nota çocuklarının vasiyeti gibidir ama değil
Karanlık bir müzik geçitsiz tiz kimseye ismini söyletmeyecektir kısık
Kimseye, anımsatmadan hiç ismimi
Eski bir oyun miladının zehir unutulduğu tutku ve daha fazlası ve daha
Aşk icadı, tuz buz lambalar kadehler avizeler
Daha ötesi teninin, aklının daha ezberi ruhunun derininin daha ötesi adının
Yokluğunun daha acısı kırılıp geçen sabahların
Ve mutlak ve muğlak ve koşulsuz ve istisnasız ruhunun en kör kuyusunu ararım
Sonra rastgele aklının her köşesi benim gidiyoruz adımlar basamaklar merdivenler
Dönüyor çıkrık düşüyor ağrısı ipliklerin özneler ne gereksizler
Saçıldığı maskelerin odalarında çok meşhur bir damar
Sazlar, demler ve hırçın koşan atların acelesi
Çöl gezgini yıldızlar geçiyor zencefil tadı fetiş
Kurak heceler susmadan baharat kokusu düşmeden terkedilmeden son meridyen
Olsun koyu bir büyü merhem izler çözülen müphem bakışların
Duralım kırmızı bir esaret kırmızı bir hırs durulmaz bir aşk karışsın


nihanaydın...*
22.10.11 / 02:25