17.3.11

aşk zamanın dibi

suyla konuştum bir simya suçlusu
canavar ruhum lafım geçti arasında tizlerin
gürültülü şu suskunluk aşk zamanın dibi
kalp sıkışması türevi coşkun oksijenler her tenim
aklım bilmediğiniz bir kaçık aklım körebesi işlerin
sonra ani karar ve daha hızlı ve daha
kokladım o filmde anlatılan obsesif duyu
bilirim
bir paçavrayla doğdum elimde ve belkide
garip alışmışlıklar içinde hem pek çok icat çok pek vaat
çok üzülmüştüm genleşmeyi başkası buldu diye
her çok sakat pay biçti makaslar ve döndü çark
son dedi sinemalar sustuk analitik
piskoloji filan fıstık fotoroman bayat kareler
uzadı reaktörlerimin ruhu kırık aynası
ve zincirler sarktı o çizgifilmin arsız duvarlarından
inanır mısınız ben çok sevdim ne bulduysam tarifi kuyu
suyla konuştum canım su hiçimizi koru
nükleer bir korku beni anla çıldırıyordum
beni çıldırıyordum anla ey felaketler ordum
seni seviyordum hep ortasında şu dişlerin
dönüyor halatlar ve kalkıyor tünellerin bizleri
sonra teller sonra çağlar öncesinin sönmüş yıldız
çalgılar, çingeneler ve flu bir vav içre raks
sonra olmadığımız her şeye gülen güncel bir uzay yalnız
sığınıyordum yorganımdaki kuytu her milyon atomunuzdan korunak
itiraf etmeyeceğim korku! Yordum.
berrak retro fikir işte arada sen uçsuz sokak
yordum bunu defalarca düşler zordum
seni sırtında getiren şu yağmayan yağmuru
izleri köşeleri ve hep cenin düştüğüm ceplerim
yayları dinledim ısırıkları iplerin
yastığım konuştu kadim bir dua isimsiz
sonra bir kez daha anlatın bir kere de söyleyin
bir de tüm aşkları yıpratan şiddeti
say şimdi sonsuz yağmasıdır güneşler
meşguldür saat hiçbirimize tek kelime etmeyecek
çok şarkı ezberledim
çok şarkı ezberledim
çok şarkı ezberledim
delilere kendilerine sarılmayı öğretebilmek için
bağıracağım kim duyacaksa yetmiyor parmaklarım
ve daha taşkın harfleri parçalıyor, heceleri eziyor dişlerim
ve tahrip eder sesleri üstelik kırıyor kelimeleri darp edip
yetmiyor yetmiyor yetmiyor
bir kırmızı ruhun karanlık nöbetidir dipsiz
tarihi helezon bir tutkunun avcunda kıskıvrak
ve herkes susmalı ihtirasın kör hücresi konuşacak
hayaller içinde kötücül bir balerin sahnesi
işte o adımları bir bir teşhir edip tutku
hem düğüm hem sağanak hem şiddeti ölçüsüz
sarsan geceyi getirmek için kendine her şeyi
sessizlik
şimdi bir arıza aşk saatidir

nihanaydın...*
17.03.2011 / 01:40

şimdi değil

..gözlerini söküyordum benim küçük öykücüğüm.

..ismin bir adadan başlayıp savrularak kıvrılarak ve arak bütün tarihleri hiçe sayarak.

..ismin şimdi değil.

..biz şimdi değiliz gidiyoruz bir yol bir iklim seçilmez ve döküntüsü bir şeylerin.

..ve daha çok şeyleri tekrar etmek, üstüne basmak ve hatta dilimde ezmek şarabı isteği ikizlerin.

..herşey ikizleyin, kurumadan devrilen çok seslerin ezberlettiği fikrin, bileceğim.

.. işte böyle çoğalarak senler, böyle dolan kumları eskileşmiş bir çölün firarileri farazileri.

..hep bu yüzden gezdikçe harflerin ve sana aitlerinin bütün süprüntülerini süpürdüğüm.

..nasıl aşk nasıl evren nasıl bir sen düzeni inşa edilen?

..cismin şimdi değil.

..çok gezdiğimiz bir bıçağın ve daha az önce etkisini yitirdiğim yanlış kelimelerin esleri gibi.

..herşeyinöncesivarherşeyinöncesivarherşeyin

..şehvetin.

..değil bahs ordusu geçerken, tutukken ve ziller çalıyorken.

..üstümü gör, üstümü kör ve gidelim öylece gidelim.

..şimdi dediğim sadece kırmızı bir tül sadece siyah bir tül.

..yalnızca bir olabilen çok şeyin, ve içimdeki çok kimsenin sesi izlerin.

senin.

..duman gibi ışığa doldukça gölge ve süzülürken ya da ağırlaştıkça gökte, yerdir içimizde bir yer ve içimizi yer.

..durmadan konusu geçen sen, olsan mesela bir kitabın tek bir sözüyken beynimi kemiren.

..yağdıkça izliyordum ve şaşıyordum nasıl görebildiğini duvarın arkasına hiç sekmeden.

..etmemiştik hayal etmemiştik yanlış etmemiştik yasak.

..hani o çizgiyi çekip geçme denilip geçilmesini isteyen, geçilmesi için deliren bir kanun geçidiydik.

..oyunbaz iris, oyun yaz dilin, oyun saz neşesi ve anason sesi.

.. bir kemanın olmayan ismini olmadığı gibi hecelediği, geçelim.

..denize düştü ak ve sular sarhoş izledik vapurların tükenişini.

..hayır hiçbiri gibi, evet hiçbiri gibi, sanki hiçbiri gibi ve belki.

..hiç gerçek biri gibi.

..git diyorum is sürüp dudaklarıma hep yokuş.

..sonra bu anlattıklarımın çoğu sen günü, sonra cumartesi ve benzeri.

..bir zamanlar uyku çok konuşuldu, göz kapaklarımdan girmiyordun, küsüyorduk üşüyorduk ve söylenceleri ipsiz sapsız düşüyorduk.

..yerlerdeydi yetmedi bir şey engel, bilmedi.

..bilmiyorum bir yemin kimyası, çok sürüldüm çok göçebe ve çok kimsesizi herkesin.

..kimsemsin kekremsi ve fonetiği sağlam her sisin öz dili, hatta kedi gibi sakulgan ve kasvetli.

..yok yine evlerin altın lambayı bulmuş cini, dizlerin çöküldüğü saat ve anlatılacak ve anlatılacak ve anlatılacak.

..mum üflenen yorulmuş yemekten tırnaklarını hepsinin gizlisi ve yok sayılacak.

..tehlikeli bir iştah, kar ve dikenli çocuklar.

..tutku sonra tekrar tutku ve anlık nefessizliğin hecesiz büyüsü.

..şölen zamanı kaybettiğimiz zafer ve beyler sizlerin de sonsuzunuza benzer.

..sonra bir takvimi açtım ve unutuldu neşe keder gibi günlük işler.

..ve hepsi sen geldi bir anda ve anlardın ki bunu da olduğun kadar.

..delilerin sözleri ve bunların daha da kaygısız izleri, ama seyrettim renkleri.

..ama zaten değil miydik ki çok yangının çok yanmışı, kezleri.

..hayır köz değil evet kezleri.

..neden dedi neden dedi neden bu tutuk duruşlar.

..önce bir ihtimalin sadece ve ne yazık ki bir ihtimal oluşu.

..bazen bir müzik kazıyor yokluğunu.

..anlamazdın olmadığın kadar.

..gel diyorum bitmeden.

.
şimdi değil..



nihanaydın...*



12.03.2011 / 21:50