21.1.09

Travmatik zamanların badanası...

Yazmayı çok istemiştim o an.
Niye?
Bu soruya hizmet etmiyordu aslında cevabı.
Çünkü daha çok benim keyfime hizmet ediyordu güzel kafam.
Sahi kafam güzel miydi?
Durmadan eğleniyorduk değil mi, evet durmadan eğleniyorduk ve bunu diyorduk; durmadan eğleniyorduk.
Hiç eğlenmiyorduk aslında kendi payıma.
Bu ya unutmaya çalışmak ya hatırlamaya çalışmak ya dağıtmaya çalışmak ya toplamaya çalışmak ya da ne bileyim herhangi bir şeye çalışmaktı daha ziyade. Kaza süsü verircesine, eğlence süsü veriyorlardı tüm bu alt yapı çalışmalarına.
Belki de, benim durmadan her sözümü yalancı çıkaran küçük iç şeytanım, hiç de bile hiç de bile derken, bu durum sadece beni kümesine alıyordu. Ukala şeytan, hep gerçekten denilecek anları bulup çıkartıyordu. 
Şu anda yoksa mutsuz muyum? Hayır, o da cevap değil. 
Başka bir şey.
Ama çok iyi iz sürebileceğim bir andı, orası kesin.
Büyük keşiflerin denizlerinden biriydi ve kimbilir kaç kıtayı saklamıştı içine içine.
Elektrik yan çizdi geceye,
ve dalgalar kumların üstündeki bütün yan çizgileri sildi.
Ne garip.
Travmatik zamanların badanası..
Fırçanın rulosunun suratımda aktığını hissediyordum ertesi gün. 
Aşağı- yukarı.
Garip olan şu ki, hep gidip geliyor. Kendi içinde bir dalgınlık, bir uçuculuk, bir duymazlık, bir uyuşmuşluk hali. 
Beni çok parçaladılar diye bağırsam mı?
Hayır, pek bir duygu sömürüsü, üstelik zavallı rolünden nefret ederim.
Ben camdan bir şey olmalıyım, ama öyle narin kırılgan anlamında değil, zaten kırıklı döküklü parçalı camdan bir şey;
doğal hali öyle olan. Bir zamanlar bütünmüş yine de, sonra özellikle kırıklarına ayrılmış.
Nedenmişnedenmişnedenmişnedenmişnedenmişnedenmiş... 
Oooooffff! Bilmiyorum işte öyleymiş.
Böyle durmadan tarafımca bir araya getirilip sonra tekrar dağıtılan, zaman zaman bir iki parçası kaybolan, sonra koltuğun altından filan çıkan.
Falan filan işte.
Yok bunu da beğenmedim.
En çok hafızamın bana ihanetine kızıyorum.
Her şeyden sıkılma ve herşeyi özleme mevsimi mi bu?
Beni çok parçaladım diye bağırsam mı?
Bilmem ki, hepsini ben yaptım belki; ama yine de bunu böyle söylemek de ne kadar adaletli ki?
-adaletsiz-
-adaletli-
-adaletsiz-
-adaletli-
-adaletsiz-
-adaletli-
-adaletsiz-
-a d a l e t !-


Çok parça var!!!
Memnun muyum? 
Evet.
Ama bir garip.
Durmadan gidip geliyor..


Nihan AYDIN ...*

Hiç yorum yok: